8 Temmuz 2012 Pazar

Kaş..Doyasıya Güzellik..


Çok yere gidersiniz,gezersiniz ve fotoğraf albümü yaparsınız ama bir kere Kaş’a giderseniz bir daha elinden kurtulamazsınız.Kaş sizi sürekli çağırır,siz de sürekli gidersiniz...Sadece bu kadarla bile Kaş yazılabilir aslında,ama madem gitmek isteyenler için diyerek buluşuyoruz yazılarımızda sizlerle o halde devam edelim...Mesaj gayet net..Acaba gitsek mi diye bu yazıda iseniz yanıtı tüm alternatifleri bir kenara bırakın şeklinde..Eğer kısa bir süreliğine Kaş’a gideceğiz diyorsanız mümkünse süreyi uzatın diyoruz...
**
Kaş küçük bir limanı olan,ucunda Çukurbağ yarımadası ile karşısındaki Meis adasına iyice yaklaşan bir ilçe.Kendisi Kaş,karşısındaki ada ise göz ...İki kolu var gibi yaklaşıyor Meis’e..Birisi Kalkan yolundan gelişte Kaş’tan önce gözüken Çukurbağ yarımadası...Şehir yeni yat limanının varlığını da yarımadanın şehirdışındaki tarafındaki koyunda yapıyor zaten.Diğer sarmal ise likya yürüyüşü rotasını da içine alan Limanağzına dek varıyor...
Nasıl gitmeli:Karayolu bir tercih..İstikamet direk Kaş..Diğer alternatif ise havayolu ve Kaş’a direk ulaşım.Gelirken bir gece Göcekte kalırım,Dalyan da kalırım sonra Kalkan-Kaş yapar,dönüşte de tek gün Ölüdeniz e de uğrarım derseniz Dalaman havaalanı ve araba kiralamak bir tercih..
Nerede kalmalı:İlk kez geliyorsanız mutlaka şehirde kalmak gerek.Küçükçakıl tarafında oteller olduğu gibi bol bol da pansiyon var şehirde.İlk kez gelirken ev kiralayacağım diyenler de şehri tercih etmeli bizce...Çokça gelenler için Çukurbağ’da daha geniş villaları kiralamak bir tercih olabilir.
Ne yapmalı:Dalışla ilgilenmeyeni bile çekecek güzelliklerin fotoğrafları her yerde olduğu için dalış kursu alınabilir.Kekova turu inanılmaz bir batık şehir güzelliği sunuyor.İlk kez gidenler mutlaka katılmalı,daha çok zamanı olanlar ise Kaleköy-Kekova arasını botla kendisi kürek sallayarak geçmeli.Kaleköy’de yemekten ziyade dondurma yenmeli.Şehirin içindeki antik tiyatro hastane tarafında basamaklarda oturmalı,şehrin tepesinden Çukurbağ-Meis,Kaş limanı ve limanağzı dörtlüsü tek fotoğrafa sığdırılmalı.Merkezdeki çay bahçesi Noel Baba da nasılsa oturulacak ama Akdeniz balığı lagos veya kılıç mutlaka şehrin en eski restoranında yenmeli.Saklıkent tercihi eğer ufukta Fethiye tercihi yoksa yapılmalı,eğer o imkan varsa mutlaka Demre yollarına düşüp Noel Baba müzesi ve Myra ziyaret edilmeli.Serbest günde küçük Çakıl tarafındaki beachler tercih edilebilir,Kalkan Kaş arasındaki muazzam güzellik Kaputaşta denize girildikten sonra Kalkan’a gidilebilir.Limanağzında denizde bir gün geçirmek isteyenler için sürekli karşılıklı seferler bulunmakta,yine benzer şekilde Yunanistan toprağı Meis adasına da karşılıklı seferler var.Dejavu da güneş batırmak,mavi de gece yarısından sonra müzük dinlemek,önünde baamaklarda otururken midye yemek olmazsa olmazlar.

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder